NAZLI GELİN: KİRAZ

Dünyada çok az yerde yetişen ve pek çok ülke için tüketimi oldukça lüks sayılan "Kiraz", Türk milletinin nazlı gelini olarak anılır. Nazlı gelin denmesi belki coğrafi anlamda zor yetişmesinden, belki de yüzünü yavaş yavaş, nazlanarak göstermesindendir.

Nazlı Gelin; Kiraz

Ünlü şairimiz Bedri Rahmi Eyüboğlu’nu herkes “Karadutum, Çatalkaram, Çingenem” dizeleriyle tanısa da; yapılan bir araştırmaya göre Bedri Rahmi şiirlerinde, 25 kere ile en çok adı geçen meyve; kirazdır (Aydoğan, 2004).

Şair ‘Kiraz Ayı Geliyor’ adlı şiirinde:

“Kiraz ayı geliyor çocuklar!
İlk gün onar tanelik kiraz demetleri.
Sonra ağzına kadar dolu kiraz sepetleri
Daha sonra pembe bir çift kulağın arkasından bakan
Sarı kirazların bal rengi gözleri
……”
mısralarıyla anlatmıştır kirazların olgunlaşma ve hasat edilme sürecinde kendini yavaş yavaş göstermesini.

Kirazdan Küpeler

Kirazdan Küpeler

Kirazın olgunlaşarak toplanma süreci İzmir Kemalpaşa’da başlar. Batıdan doğuya süren bu kendini nazlı nazlı gösterme hâli, Aydın (Nazilli), Denizli (Honaz), Afyon (Sultandağı-Dereçine) ve Konya (Akşehir) güzergâhını geçip Torosları aşarak Kahramanmaraş’a vardığında yaklaşık 2-2,5 ay geride kalmış demektir (Engin & Ünal, 2003). Kiraz kadar narin bir meyve için, olgunlaşma evrelerinin bu şekilde zamana yayılmış olması, iç ve dış piyasalarda tüketici açısından büyük bir şans oluşturmaktadır. Böylelikle her dem taze her an ulaşılabilir kılınan kiraz, sofraları süslemektedir.

Narin Meyve, Kiraz

Kirazın anavatanı olarak Hazar Denizi ile Karadeniz arasında kalan Trans-Kafkasya, Küçük Asya, İran coğrafyası gösterilmektedir (Öztürk, 2010). Ülkemizde, Aydın’ın Nazilli ilçesine bağlı Aşağı Yakacık (Avra) Mahallesi de kiraz üretiminde hatırı sayılır bir pazar payına sahiptir. Aşağı Yakacık muhtarı Muammer Fidan’dan edindiğimiz bilgilere göre 2017 yılı kiraz hasadı sezonunda, rekolte düşük olduğu için yurt dışına bin, yurt içine ise beş yüz ton kiraz satışı gerçekleştirildiği belirtilmektedir. Almanya başta olmak üzere pek çok Avrupa ülkesine ihracatı yapılan Aşağı Yakacık (Avra) kirazının İngiliz Kraliyet ailesinin sofrasını da süslediğini söyleyen muhtar Fidan, son yıllarda ihracat yapılan ülkeler arasına Hong Kong’un da katıldığını belirtmekte (Aydın Post, 2017). Merkez ilçe Nazilli’ye yaklaşık 45 km. uzaklıkta, yer yer 900 rakımlı, bir yayla mahallesi olan Avra’da Haziran ayının son haftası Kiraz Festivali düzenlendiğini, kiraz hasadının bir şenlik havasında geçtiğini, kirazın kalbinin bu küçük yayla mahallesinde attığını belirtelim. Türkiye’de yetişen en büyük kalibre olan 32 kalibre kiraz da Avra mahallesinde yetişmekte.

Türkiye'de En Büyük Kirazlar Nazilli/Avra'da Yetişiyor

Kendine has aromasıyla damakları şenlendiren, kiraz meyve olarak nazlı bir gelini andırsa da aynı zamanda, mobilyadan, müzik aleti yapımına kadar kullanılan ağacı; kozmetik ve ilaç sanayinde kullanılan çiçekleri ile insanoğlunun çok geniş anlamda faydalandığı bir bitki türü. Kiraz çiçeği kolonyasının doyumsuz kokusuyla tanışmamış olanlara çok geç kalmamaları uyarısını yaparak, kirazın içerdiği kinit asit ile böbreklerde taş ve kum oluşmasını önlediği ya da oluşmuşsa dökülmesini sağladığını belirtelim (Sarı, 2016).


Kiraz Çiçekleri


Kiraz Çiçeği Kolonyası

Araştırmacılara göre kiraz yemek ya da kiraz sapını kaynatarak içmek ishale karşı etkili olmaktadır (Sever, 2004). Kiraz böbrek fonksiyonları üzerindeki etkinliği ile üre atımını hızlandırdığından, vücudu zehirli maddelerden temizleyen bir meyve olarak bilinir. Kanın temizlenmesini sağlayan kiraz dolaylı olarak sivilce ve benzeri cilt rahatsızlıklarının da ortadan kalkmasına yardımcı olmaktadır (Sarı, 2016).

Egeye Dönüş ekibi kirazın hasat mevsimi olan mayıs ile temmuz ayları arasındaki dönemin önemini biliyor. Bu süreçte yaklaşık % 18,4’lük ihracat payı ile dünyanın en önemli kiraz ihracatçısı konumunda olan Türkiye (Öztürk, 2010) için kiraz önde gelen bir gelir kalemi oluşturmakta. Bu yüzden dünyada pek çok insanın ulaşamadığı sofranızın kırmızı yanaklı nazlı gelinini; mis kokulu, serinletici meyvemiz kirazı, takipçilerimize hatırlatalım dedik. Afiyetle kalınız…   

Kaleme Alan: Hüsnü Egemen ABİRDÂN

Yorumlar